22 Mart 2013 Cuma

Harikalar Odası 'bengi dönüşün baş döndürücü tinselliği...'


Arka kapağındaki yazım hatası yüzünden bir türlü almak istemediğim, ilk baskı ile ikinci baskı arasında 6 yıl olduğunu gördükten sonra yeni bir baskı için 6 yıl bekleyemeyeceğimi anladıktan sonra aldığım bir Perec kitabından bahsedeceğim. Harikalar Odası, özgün adıyla 'Un Cabinet D'amateur' ya da başka bir deyişle 'tablo içinde tablolar'.
Perec'in oyun içinde oyun, kurgu içinde kurgu, kelime içinde kelime labirentlerini bilenler bilir. Perec'in alaycılığı ise bambaşka bir yazı konusudur. Hepsini içinde barındıran bu incecik kitap da her Perec kitabı gibi okuduktan sonra 'bitti' diyemeden 'tekrar okunacaklar' rafına koyduklarımdan. Bir de hakkında bir şeyler yazmadan birilerine anlatmadan duramam dedirtenlerden.
Bir sergi haberiyle başlar kitap, bir koleksiyoncunun en ünlü eseri 'Harikalar Odası' adlı tablosunun sanat dünyasında yarattığı etkiden bahseder. Ardından koleksiyondaki eserleri tüm detaylarıyla anlatır. Ne zaman yapıldılar ne zaman koleksiyoncunun eline geçtiler, bir müzede sesli rehberden duyabileceğiniz ayrıntılar ya da bir katalogda olması gereken ebat, yapılış türü gibi bilgiler hatta sadece kulaktan kulağa aktarılabilecek dedikodular...
Sonuçta 'kurgu' bu diyerek hiçbir sanatçıyı ve tabloyu gerçekmiş gibi düşünmeden okumaya başlasanız bile çok geçmeden Perec anlatımı nedeniyle o tabloları daha önce gördüğünüze yemin edebileceksiniz. Bir süre sonra tanıdık isimlerle karşılaşıp şüpheye düşecek gerçekle kurgunun ayrımını yapamayacaksınız, derken kurgunun sahteliğiyle başka bir katman açılacak. 'Mış gibi yapmanın getirdiği haz' diyecek Perec ve belki de siz de benim gibi 'Acaba okumuş gibi mi yaptım?' diyerek şüpheye düşeceksiniz.
Kitabı kapattıktan sonra ilk işim bahsedilen tablolar hakkında araştırma yapmak oldu, Bir kurgu kasabasını google earth'te aramak seninki manyak mısın? diyenler olabilir ama biraz da Perec oyunculuğundan haberdar olduğumdan karşıma bir şeyler çıkacağını biliyordum. Bahsedilen ressam bir yazar olabilirdi, ünlü bir aşçıyı bilim adamı gibi göstermiş olabilirdi Perec. Çok uzaklara gitmeden kısa bir araştırma ve biraz da çeviri yardımıyla wikipediadan tablolara ulaştım ve okudukça daha da eğlendim.
Kitabı okuduktan sonra bir sergiye gidip kitaptaki gibi eleştiriler yapmaya çalışıp (bengi dönüşün baş döndürücü tinselliği...'gibi) tablolara hikaye uydurmayı bile denedim. (Bunu yaparken bir arkadaşınız da size eşlik ederse sessiz sergi salonundan kahkahalar nedeniyle kovulabilirsiniz.)
Sanatın iki yüzlülüğü, sahte dünyanın sahte anlatısı, kelimelerin çizimi...Kısacası bu adamı da kitaplarını da seviyorum.
Bir de elim değmişken 'harikalar tablosu' örneklerinden topladım.
(İsimlerini de yazsaydım emeğe saygı diyerek teşekkürlerinizi alabilirdim belki ama şu an tembelliğim ağır basıyor, bir ara mutlaka yazacağım.)