1 Şubat 2012 Çarşamba

Bir Paris Semtinin Tüketilme Denemesi

Georges Perec ve Oulipo akımını bilenler bilir diyordum ki burada duraksadım ve bilenler bilir demek ne kadar doğru olur diye düşündüm. Perec kolay yenilir yutulur bir yazar değil. Tabirim de ne kadar doğru oldu bilemem ama Enis Batur'un 'Georges Perec'i Anlama Klavuzu' vardır mesela desem belki hiç bilmeyenleri biraz aydınlatmış olurum. Bu anlam düşüklükleriyle dolu paragrafımı bir yana bırakıp Perec'ten kendi anladığım kadarıyla bahsetmek istiyorum ki benim anladığım kısmı 'alfabede bir harf' kadardır. Belki de daha az.
Kayboluş'u okuduktan sonra hem Perec'e hem de kitabın çevirmeni Cemal Yardımcı'ya hayret etmiş, saygı duymuş, hayran olmuştum. Fakat yine de biliyordum ki 'Kayboluş' ve 'A void' farklı iki kitaptı. Acilen Perec'ten başka bir kitap okumalıydım. Marifet kaybolan 'e' harfinde miydi yoksa bu yazar gerçekten bir deha mıydı?

   


'Yaşam Kullanma Klavuzu'na sarıldım hemen. Kitabı okumak için uygun zamanı ve yeri kolladığımı da söylemeliyim. Elimde bir yaşam ansiklopedisi vardı. Tüm sayfaları okuduktan sonra 'Kitap bitti.' diyemeyeceğim bir kitap olduğunu anladım son sayfayı kapatırken. Sonra tekrar başa döndüm bir bölümden diğerine atlayarak okudum, notlar aldım ve bu kitabı asla bitiremeyeceğimi fark ettim. Bir de hiç kimseye öneremeyeceğimi. Bu ne diyerek bana kızabilir ya da benim gibi bu kuyuya dalıp içinden çıkamayabilirlerdi. Daha sonra 'Şeyler'i okudum kendimden ne çok 'şey' buldum. İncecik bir kitap üzerine sayfalarca yazmaya ve çizmeye çalıştım. Perec hayranlığımdan emindim artık!

Bir Paris Semtinin Tüketilme Denemesi'ne gelince...İncecik bir kitap. 2 günlük izlenimini yazmış Georges Perec. Ama tabi ki içeriği öyle ince değil. Bir cafede oturup etrafı incelerseniz bir çok şey görürsünüz ve bir çok şeyi de gözden kaçırırsınız. Gözünüzün önündeki aracı görmez ama bir çantadan çıkan yeşilliğin kıvırcık olup olmadığını anlarsınız. Bir kadının poşetinde yazan harfler dikkatinizi çeker ama bir kadını görmezsiniz. Ve Georges Perec en çok otobüslere dikkat ediyor çünkü onlar düzenli çünkü onlar zamanı bölüyor. Ve o muhteşem alaycılığıyla şöyle diyor;

''( belki de asıl mesleğimin ne olması gerektiğini tam da şu anda keşfettim: R.A.T.P 'de hat kontrolörü.)''

(syf 37 ve tahmin ettiğiniz üzere de R.A.T.P. de bir nevi bizim İ.E.T.T)

Şimdi de sıra Georges Perec'in takım arkadaşı (Oulipo akımının kurucularından) Raymond Queneau'dan Biçem Alıştırmaları'nda. Nedense içimde onu da çok seveceğime dair bir his var.

Ayrıca Perec's Dictionary diye bir site var ki Perecseverlere önerilir.
Bir de kitaba dair böyle bir site buldum.








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder